- 27 Eylül 2025 - TRUMP ERDOĞAN GÖRÜŞMESİ-2
- 27 Ağustos 2025 - EMEK SÖMÜRÜSÜ -2-
- 29 Temmuz 2025 - BIÇAK KEMİĞE DAYANMADI MI?
- 23 Temmuz 2025 - YENİ OLUŞUM
- 08 Temmuz 2025 - AİLE YILI VE YARGI PAKETLERİ
- 31 Mayıs 2025 - GAZZE’Yİ YALNIZ BIRAKMAK
- 05 Mayıs 2025 - BOP HABUR ORTADOĞU
- 10 Nisan 2025 - TRUMP ERDOĞAN GÖRÜŞMESİ
- 07 Nisan 2025 - EMEK SÖMÜRÜSÜ
- 23 Mart 2025 - İMAMOĞLU’NUN SİYASİ HAYALİ CEZAEVİNDE...
- 04 Mart 2025 - SİLAHLARI BIRAKMA
- 24 Şubat 2025 - SAVAŞA HAZIR DEĞİLİZ
- 08 Şubat 2025 - TRUMP VE SİYONİZME KARŞI
- 02 Ocak 2025 - SURİYE’DE YENİ YÖNETİM
- 02 Aralık 2024 - NETENYAHU GALANT TUTUKLAMA KARARI
- 24 Kasım 2024 - CUMHURİYET ÖĞRETMENİ
- 16 Kasım 2024 - AMERİKA SEÇİMLERİ VE GÜNEY CEPHEMİZ
- 01 Kasım 2024 - İÇ CEPHE SAĞLAM -2
- 29 Ekim 2024 - İÇ CEPHE SAĞLAM -1-
- 19 Ekim 2024 - VATANIMA FEDA OLSUN
- 16 Eylül 2024 - SİVİL TOPLUMDAN BEKLENTİLER
- 02 Ağustos 2024 - YENİ MİLADIMIZ
- 15 Temmuz 2024 - DOĞRU OLMAK YETMEZ ALGI DA ÖNEMLİ
- 05 Temmuz 2024 - SURİYELİLERİN GERİ DÖNÜŞÜ
- 05 Haziran 2024 - TAŞERON ÖRGÜT KULLANMA
- 09 Mayıs 2024 - DEPREMLE İLGİLİ NE YAPTINIZ ?
- 23 Nisan 2024 - BELEDİYELER VE GENÇLİK
- 20 Nisan 2024 - HABERİ YOK MU İDİ ?
- 16 Nisan 2024 - İRAN –İSRAİL NE OLUYOR?
- 15 Nisan 2024 - GENÇLİK VE YURTLAR
- 01 Nisan 2024 - MAHALLİ SEÇİM ANALİZİ
- 25 Kasım 2023 - Cemaatle Olmak
- 11 Kasım 2023 - Bulanık Beyinler
- 11 Kasım 2023 - Biber Gazı
- 16 Ekim 2023 - Madem Son Savaş
- 15 Ağustos 2023 - Gençlik Elden Gidiyor.
- 03 Ağustos 2023 - Son Beşte Beklenen Reformlar -2-
- 28 Temmuz 2023 - Son Beşte Beklenen Reformlar-1
- 15 Temmuz 2023 - Emekliye Yapılmayan Zamlar
- 02 Temmuz 2023 - Dış Güçler
- 17 Mayıs 2023 - Rehavet ve Algı
- 06 Mayıs 2023 - Eksilmedi Arttı
- 03 Nisan 2023 - İstikrar Mı Kaos Mu ?
- 24 Mart 2023 - Adaylık Başvuruları
- 24 Mart 2023 - İyi İnsan İyi Müslüman
- 13 Mart 2023 - Kayseri’de Deprem Eleştirisi
- 18 Şubat 2023 - Depremden Kimler Ders Almalı
- 09 Şubat 2023 - Deprem Birlik Beraberlik
- 02 Şubat 2023 - Avrupadaki Yükselen Türkiye Düşmanlığı
- 29 Ocak 2023 - İsveç - Finlandiya –Nato
- 25 Ocak 2023 - Başkanlık- Parlamenter Sistem
- 21 Ocak 2023 - Seçimde Dürüstlük Prensipleri
- 14 Ocak 2023 - Nereden Nereye
AV. MUSTAFA İLHAN
-YENİ- TÜRKİYE’DEN ÇEKİLMEK NE ANLAMA GELİYOR?
TÜRKİYE’DEN ÇEKİLMEK NE ANLAMA GELİYOR?
PKK terör örgütü Türkiye’den çekildiğini açıkladı. Madem bu örgüt kendini fesih etti. Yani sonlandırdı. Sonlandırmak demek dünyadaki diğer örneklerine bakarsak kadrolarını tasfiye edip topluma karışmak demek. Oysa bu örgüt hem fesih ettim, silah bıraktım diyor hem Türkiye’den çekildim ancak Türkiye dışında ben hala varım demeye getiriyor.
Bu örgüt Türkiye’de kurulan bir örgüt değil mi? Evet. Türkiye’nin bir kısmını Türkiye’den ayırıp ayrı bir Kürt devleti kurmak isteyen inançsız kişilerden oluşan marksist bir örgüt. Bu açıklamadan anlaşılıyor ki örgüt Türkiye içinde ayrı bir devlet olma amacından da vazgeçmiş değil.
O halde bu açıklama ne anlama geliyor. Biraz açalım istiyorum.
Bu örgütün arkasında en başta ABD, İsrail ortaklığı var. Binlerce tır silah gönderip bunları palazlandıran ABD. Bu örgütün Suriye koluna öyle silahlar vermişler ki, dronlarımızı düşürüyor. Mevcut Suriye yönetimine de oturun oturduğunuz yerde benim 100.000 üzerinde silahlı gücüm var. Bir an da Şam’a gireriz diyebiliyor. ABD uçak ve askerleri korumasındaki bu yapıya Türkiye ve Suriye hükümeti askeri operasyon seçeneğini hep erteliyor.
Suveyda’daki Dürzi ayaklanmasında İsrail uçaklarının Şam ordusunu, hatta Şam’daki Savunma Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı sarayını bombalaması ile verilen mesaj da açık. Eğer SDG’ye karşıda bir harekât yaparsan yine bombalarız diyor.
Bu kadar açık bir desteği arkasına alan SDG – YPG yöneticileri ise en iyi dost ve müttefik olarak İsrail’e bağlılıklarını her aşamada dile getiriyorlar. Gazze’de yapılan soykırımı destekliyorlar. Gerekirse Gazze’de asker olarak İsrail yanında savaşırız diyorlar. Hatta Türkiye’yi de tehdit ediyorlar.
PKK-YPG- SDG’nin İsrail dostluğu açığa çıkıp aleni olunca Batılı Stratejistler yeni bir plan uygulamaya karar verdiler. Türkiye’de her gün Gazze halkı için ağıtlar yakan Müslüman Kürtler SDG’nin açıklamaları ve İsrail dostu davranışlarını görünce desteğini çeker düşüncesi ile Türkiye’de silahsız ancak diri bir siyasi yapıyı tercih ettiler.
Güneydoğu halkı Müslümandır. İsrail’i asla dost görmez. Ancak siyasi olarak da PKK’nın Türkiye uzantılarına destek vermekten geri durmuyorlar. Geçmişte yapılan yanlışlıkları hanesine artı olarak yazdıran siyasi yapı bu desteği silahsız, İsrail’e desteksiz devam ettirmek istiyor.
Biz bir karar arefesindeyiz. Madem silah bıraktınız gelin siyasetle yolunuza devam edin dersek silah bırakıp gelecekler dışardan beslendikleri için asla yerli ve milli bir parti olmazlar. Bunu demez isek barış çalışmalarını sabote etmesi nedeniyle açılım sürecinde PKK’dan yüz çeviren kesimi geri PKK’nın kucağına iteceğiz.
Biz ise yol ayrımındayız. Üniter bir devlet olarak “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” olarak varlığımızı mı devam ettireceğiz yoksa çok dilli, çok kültürlü bir imparatorluk mu amaçlayacağız. Birinci yol en kolay yol. İkinci yol ise ABD, Rusya, Çin gibi büyük güç olmanın yolunu açacak. Tek bayrak altında olmasa da bizimle Katar, Suriye, Libya, Sudan, Kosova, Azerbaycan, Bosna, Pakistan, Türk Cumhuriyetleri gibi uyumlu birliktelikler oluşturabilirsek PKK’nın bu oyununu ancak o zaman bozabiliriz. Güçlü ve kalkınmış bir Türkiye içerisinde kalmak Kürtleri bize bağlar. Arapları bize bağlar.
Kardeşlik toplantıları sonunda PKK’nın ve siyasi uzantılarının elinden kozu almak için resmi dil Türkçe olmak şartıyla ve Kürtçe eğitime izin vererek başlayabiliriz. Hatta Suriye’nin bazı bölgelerinde olduğu gibi Arapça eğitime de izin vermeliyiz. Yollarda Kürtçe veya Arapça yer isim ve levhaları da olabilir. Birlikte yaşama irademizi gören büyük çoğunluk marksist ve ABD- İsrail güdümlü bir yapıyla bağlarını kopartır.
PKK kendini fesih edip, silah bırakıp, Türkiye’den çekildiğini açıkladığına göre Belediyelerdeki Kayyum yönetimlerine son verilmeli. Eğer bölücülük yaparsa görevden alınmalı ancak Kayyum yerine meclisten bir başkasını başkan seçmelidirler.
Gerek FETÖ gerekse PKK konusunda örgüt üyeliği tanımını tekrar yapmalı vatandaşlar örgüt kucağına itilmemeli, örgütün kucağından çekilip alınmalıdır.
Sözün özü; İsrail ve ABD kontrolündeki yapının oyunlarını bozmalıyız.
Allah’a emanet olunuz.
Av. Mustafa İlhan
Kayseri Strateji Derneği Başkanı


Henüz Yorum yok