AV. MUSTAFA İLHAN

-YENİ- TRUMP ERDOĞAN GÖRÜŞMESİ-2

TRUMP ERDOĞAN GÖRÜŞMESİ-2

Trump – Erdoğan görüşmesi gerçekleşti. Daha önce bu konuda bir yazı yazarak Erdoğan’ın nelere dikkat etmesi gerektiği ile ilgili bir yazı yazmıştım. Toplantılarla ilgili Türkiye medyası daha çok şekilci bir takım değerlendirmeler yaptılar. Şekilde önemli daha birkaç ay önce Ukrayna devlet başkanı Zelenski’ye davranışlarını hatırlayınca bizimkilere karşı tavırlarının değerli olduğunu gösteriyor.  

Dünyada 3. Dünya savaşının ayak sesleri duyulmaya başladığı bir sırada ortam çok hızlı değişikliklere uğruyor. Trump- Putin Alaska zirvesinde gizli bir anlaşma var mı bilemeyiz ancak bu toplantıdan sonra Rus dronları batı ülkeleri semalarında görülmeye başlandı. Avrupalı liderler Rus uçaklarının düşürüleceğinden söz etmeye başladılar.

Avrupa 3. Dünya savaşına hazır değil. Her ne kadar savaş Rusya Ukrayna arasında gibi görünse de Ukrayna’nın Tüm Avrupa ve ABD desteğini arkasına almasına rağmen bir adım toprağını kurtaramaması ve Avrupa devletlerinde verecek silah kalmaması muhtemel bir 3. Dünya savaşında Türkiye ve ABD’ye muhtaç olduklarını gösteriyor.

İşte tam bu sırada bilge liderlerimizden Bahçeli “ TRÇ” birliği sözleri batıda ve ABD’de yankılandı. Batı ve ABD  Gazze, PKK ve FETÖ konularında düşman gibi davranmaları bardağı taşırmıştı. Bu sözler başta ABD olmak üzere batılı devletlerin uyanmasına neden oldu. Türkiye’nin bırakın “TRÇ” yi tarafsız dahi kalsa kendilerinin çıplak kalacağını fark ettiler.

ABD başkanının Erdoğan’ın BM ve ABD medyasına ABD görüşlerine aykırı açıklamalarına rağmen heyete iltifatlar yapması elbette değerliydi.

Heyete iltifatlar gönderirken bir husus ise dikkat çekiciydi. Dışişleri Bakanı Fidan’a ilgisi ABD’nin Erdoğan sonrası için Fidan’ın olası liderliğini şimdiden okumuşlar.

Gelelim görüşmenin somut sonuçlarına. Benim değerlendirmelerime göre zirvede şu sonuçlara ulaşıldı.

Nükleer Enerji muhtemelen Sinop reaktörü konusunda Türkiye ABD’yi tercih etmiş görünüyor.

300 adet Boeing uçakları alımı kesinleşmiş, ancak görüşmeler 40 F-16 alımı ile paralel gidecek.

F-35 konusunda ABD yumuşamış ancak belli şartlara bağlanmış.

Gazze konusunda görüşmeler Arap ligi ile yürütülecek. Gazze’nin geleceğinde Hamas olmayacak. Ben daha önceki bir yazımda artık Hamas’ın tam olarak yok olmasını ve insanların açlık ve kıtlıktan kurtarılması için Hamas’ın silahlı güçlerinin Gazze’yi terk edip Türkiye’ye ya da bir başka güvenli ülkeye geçmesi gerektiğini yazmış ancak bu konuda çok tenkit almıştım. Endonezya dahil Arap liginin tamamı Hamas’ın yok edilmesini en az Netenyahu kadar isterken Erdoğan’ın Trump’a bu konuda bir şeyler diretmesi imkansız olmuştu.

Batı Şeria konusunda İsrail’in durdurulacağı kararı da çıktı.

Türkiye’den Rusya’dan petrol boru hatlarından petrol alımını durdurması istendi. Hatta ısrarcı da olundu. Türkiye Nato ile Rusya arasında çatışma çıkması halinde durdurmayı kabul etti. Ancak arabulucu rolüne zarar vermemek için bu aşamada kendisinin mazur görülmesi gerektiğini belirtti.

Türkiye Yunanistan’ın Türk okullarını kapatmasına misilleme olarak Heybeliada Ruhban okulunun açılmasına izin vermiyordu. Bu okul Türk Ortodokslarının Ekümenik kabul edilmesine neden olacağı düşünülüyordu. Patrik Bartelemousun Trump’a şikâyeti üzerine bu konuda bir yumuşama olup belli şartlarla açılmasına izin verileceği anlaşılıyor.

Bizim PKK- YPG konusunun önemi bir kez daha ABD’ye iletilmiş durumda. Ankara büyükelçisi Barack “YPG’yi SDG’den ayırmak gerekli” diyerek işareti verdi. Türkiye’de Ekim ve Kasım aylarındaki bir takım yasal düzenlemeler sonucu Öcalan’da YPG ye dönük bir çağrı yapınca YPG parçalanıp, çoğunluğu Arap olan SDG bileşenleri de merkezi hükümetten yana tavır alınca sorun Aralık ayında çözülecek gibi görünüyor.

ABD derin yapılanması Suriye konusunda İsrail’in etkisi ile oyunbozanlık yapmak isteyecektir. ABD’nin Türkiye içindeki Ergenekon yapılanması bileşenleri vasıtası ile Barış ve Kardeşlik Komisyonu çalışmaları aleyhine kamuoyu oluşturma çalışmaları dikkatle izlenmeli. Türkiye’de sağcı solcu ABD derin devleti ve İsrail istihbaratı etkisinde olanlar bu vesile ile de açığa çıkıyor. Bu konuda uyanık olup takip etmenizi öneririm.

Ne aldık ne verdik değerlendirmeyi zamana bırakıyorum. Çünkü şu anda hiçbir sözün dün başka bugün başka konuşan Trump için geçerliliği yok. Narsist birisi. Türibinlere oynamayı seviyor. Ankara büyükelçisi Barack’a sahip çıkmak gerekiyor. Makul çözümler üretme gayretinde olan birisi ve Siyonist değil.  Nereye kadar ABD buna tahammül edecek göreceğiz.

Dünyanın yeni bir düzene geçtiği günümüzde yapılan görüşmelerin Allah’tan milletimize ve devletimizin güçlenmesine, hakkın hâkimiyetinin yeniden kurulmasına vesile olmasını diliyorum.

Allah’a emanet olunuz. 

 

                                                                                               Av. Mustafa İlhan
                                                                                              Kayseri Strateji Derneği Başkanı

 

Henüz Yorum yok

İlk yorumu siz yazın.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri